ALTIN
 3.043,36
DOLAR
 35,4900
STERLİN
43,1978
EURO
 36,2820

Türkiye Günde 7 Saat Çevrimiçi Kaldı

Sosyal medya ve çevrimiçi alışverişin, kısa sürede iyi hissettiren ancak uzun vadede tatminsizlik yaratabilen alışkanlıklar arasında yer aldığını belirten Uzman Psikolog Jülide Unutmaz, bireylerin dijital platformları bilinçli ve dengeli kullanarak psikolojik sağlıklarını korumalarının büyük önem taşıdığını vurguladı. 

28 Nisan 2025 00:37
Türkiye Günde 7 Saat Çevrimiçi Kaldı

Türkiye nüfusunun yüzde 67,4’ünün sosyal medya kullanıcısı olduğunu paylaşan Uzman Psikolog Jülide Unutmaz, “Sosyal medya gibi anlık dopamin salgılayan kaynakların kişide bağımlılık geliştirme riski yüksektir ve gerçekçi olmayan mutluluk algısı meydana getirebilir. Bu platformlarda sürekli olarak başkalarının ‘mükemmel’ yaşamlarını görmek, kişilerin kendi hayatlarını olumsuz değerlendirmelerine neden olabilir. Aynı zamanda çevrimiçi alışveriş gibi alışkanlıkların abartılması durumunda finansal dengeler de şaşabileceği için oluşabilecek borçlanmalar kaygı ve stresi tetikleyerek ruh sağlığını daha da dibe çekebilir” dedi.
 
DİJİTAL DENGEYİ KURMAK GEREKİYOR
 
Sosyal medya ve internetin tamamen kötü olduğunu söylemenin doğru olmadığını ancak bilinçli kullanılması gerektiğinin altını çizen Uzman Psikolog Jülide Unutmaz, “Burada önemli olan nokta sosyal medya gibi anlık mutluluk kaynaklarını tamamen reddetmek değil, bunları nasıl ve ne kadar kullandığımızı bilinçli bir şekilde kontrol etmektir. Gerçek mutluluk, denge ve farkındalık ile sağlanır. Dijital detokslar yapmak, farkındalıkla içerik tüketmek ve sosyal medyada geçirilen süreyi kontrol etmek sağlıklı bir zihin için çok kritik. Alışveriş konusunda da ihtiyaç ve istek arasındaki farkı iyi ayırt etmek anlık haz yerine uzun vadeli tatmin sağlayabilir” açıklamasında bulundu.
 
MUTLULUK SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMALI
 
Gerçek mutluluğun anlamlı ilişkiler, kişisel gelişim ve içsel denge ile daha sürdürülebilir hale geldiğini belirten Unutmaz, “Sürekli mutlu olma beklentisi, doğal ve sağlıklı bir yaklaşım değil. İnsan psikolojisi inişli çıkışlıdır ve her duygu bir ihtiyacımıza işaret eder. Mutsuzluk, kaygı veya üzüntü gibi duygular da anlamlıdır ve işlenmesi gerekir. Ek olarak herkes mutluluk tanımını kendine göre oluşturmalı. Toplumun, sosyal medyanın veya reklamların empoze ettiği mutluluk anlayışına körü körüne kapılmaktansa, kendi değerlerimiz doğrultusunda bizi gerçekten neyin tatmin ettiğini keşfetmemiz gerekir. Gerçek mutluluk, dışarıdan gelen geçici uyaranlarla değil, kişinin kendini anlaması ve geliştirmesiyle mümkün” şeklinde konuştu.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.